özel eğitim rehabilitasyon
Özel eğitim; fiziksel, zihinsel, iletişimsel, sosyal ve duygusal gelişimlerindeki özellikler nedeniyle normal gelişimden farklılık gösteren ve normal eğitim-öğretimden yararlanamayan, kısmen yararlanan veya yararlandığı hâlde destek programları ile eğitimlerini devam ettirebilen bireyler için; özel olarak yetiştirilmiş personel tarafından ekip anlayışıyla sunulan özel yöntem ve araçlarla gerekirse özel mekanlarda her özel gereksinimli grup için farklı olarak geliştirilmiş özel programlarla verilen eğitimdir (Baykoç Dönmez, 2010).
Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre özel eğitim; özel eğitim gerektiren bireylerin eğitim ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş eğitim programları ve yöntemleri ile onların özür ve özelliklerine uygun ortamlarda sürdürülen eğitimdir.
Özel Eğitimin Amaçları
Özel eğitim, Türk millî eğitiminin genel amaç ve temel ilkeleri doğrultusunda, özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin;
  • Toplum içindeki rollerini gerçekleştiren, başkaları ile iyi ilişkiler kuran, iş birliği içinde çalışabilen, çevresine uyum sağlayabilen, üretici ve mutlu bir vatandaş olarak yetişmelerini,
  • Toplum içinde bağımsız yaşamaları ve kendi kendilerine yeterli bir duruma gelmelerine yönelik temel yaşam becerilerini geliştirmelerini,
  • Uygun eğitim programları ile özel yöntem, personel ve araç-gereç kullanarak eğitim ihtiyaçları, yeterlilikleri, ilgi ve yetenekleri doğrultusunda üst öğrenime, iş ve meslek alanlarına ve hayata hazırlanmalarını amaçlar.
Özel Eğitimin Temel İlkeleri
Türk millî eğitiminin genel amaç ve temel ilkeleri doğrultusunda özel eğitimin temel ilkeleri şunlardır:
  • Özel eğitime ihtiyacı olan tüm bireyler; eğitim ihtiyaçları, ilgi, yetenek ve yeterlilikleri doğrultusunda ve ölçüsünde özel eğitim hizmetlerinden yararlandırılır.
  • Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitimine erken yaşta başlanır.
  • Özel eğitim hizmetleri, özel eğitime ihtiyacı olan bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden mümkün olduğu kadar ayırmadan planlanır ve yürütülür.
  • Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitim performansları dikkate alınarak, amaç, içerik, öğretim süreçlerinde ve değerlendirmede uyarlamalar yapılarak, akranları ile birlikte eğitilmelerine öncelik verilir.
  • Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin her tür ve kademedeki eğitimlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi için, rehabilitasyon hizmetlerini sağlayacak kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapılır.
  • Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin bireysel yeterlilikleri, tüm gelişim alanlarındaki özellikleri ve akademik disiplin alanlarındaki yeterlilikleri dikkate alınarak bireyselleştirilmiş eğitim planı geliştirilir ve eğitim programları bireyselleştirilerek uygulanır.
  • Ailelerin, özel eğitim sürecinin her boyutuna aktif olarak katılımları ve eğitimleri sağlanır.
  • Özel eğitim politikalarının geliştirilmesinde, üniversitelerin ilgili bölümleri ve özel eğitime ihtiyacı olan bireylere yönelik etkinlik göa
    İşitme engeli vakalarının %95’inin doğum öncesinde, doğumda veya çocuk dili kazanmadan önce, %5’inin ise çocuk dili kazandıktan sonra oluştuğu bilinmektedir.
    İşitme engelinin nedenlerini doğum öncesi, doğum anı ve doğum sonrası olarak sınıflandırabiliriz.
     Doğum Öncesi Nedenler:
    • Hamilelik döneminde annenin geçirdiği enfeksiyon veya hastalık (özellikle kızamıkcık, kabakulak, sarılık …)
    • Hamilelik döneminde annenin röntgen çektirmesi
    • Hamilelik döneminde annenin ototoksik ilaç ve alkol kullanımı
    • Hamilelik döneminde geçirilen kazalar
    • Kan uyuşmazlığı
    • Genetik faktörler
    • Akraba evliliği
     Doğum Anı Nedenler:
    • Doğum sırasında meydana gelen komplikasyonlar (kordon dolanması, oksijensiz kalma …)
    • Düşük doğum ağırlığı
    • Erken doğum
    • Bebekte kan değişimini gerektiren sarılık
    • Doğum sırasında baş, boyun ve kulakta görülen zedelenme
    Doğum Sonrası Nedenler:
    • Orta veya iç kulak yapılarında zedelenme
    • Çocukluk hastalıkları (havale, menenjit, kızamıkcık, kızıl…)
    • 3 aydan fazla süren kronik orta kulak iltihabı (otit)
    • Çocukluk yaralanmaları (kafatası kırıkları, çatlakları, baş veya kulaklara şiddetli darbe, çok yüksek sese maruz kalma ve zarar verecek şekilde kulağa sokulan cisimler)
    Bunlara rağmen işitme yetersizliğinin nedeninin bilinemediği durumlar da vardır.
    İŞİTME KAYBINA NEDEN OLAN RİSKLİ DURUMLAR
    • Yeni doğan yoğun bakım  ünitesinde 48 saat ya da daha fazla süre kalmasını gerektiren durumların olması,
    • Ailede işitme kaybı hikayesinin olması,
    • Kulağın herhangi bir bölümünün anormal olması,
    • İşitme kaybına yol açan enfeksiyon hastalığının olması
    • Ailenin ya da bakıcının işitme, konuşma, lisan veya diğer gelişim alanlarında (zihinsel, motor, sosyal) gecikmeden şüphelenmesi,
    • Ailede işitme kaybına neden olan genetik bir hastalığın olması,
    • Kafa travması,
    • Sık tekrarlayan orta kulak enfeksiyonu olması,
    • Kandaki bilüribin adı verilen maddenin dengesinin bozulması ve vücutta birikmesi sonucu sarılık oluşması,
    • Bebeğin 1500 gramın altında doğumu,
    • Bebeğin işitme kaybına neden olabilecek ilaç kullanımı,
    • Hamilelikte annenin ilaç kullanımı,
    • Apgar puanlarının (kas tonusu, kalp hızı, uyarılara cevap, cilt rengi ve solunumun) düşük olması,
    Risk faktörlerinden bir yada daha fazlasını gösteren bebekler işitme taraması amacıyla yapılan testten geçebilirler. Ancak, 3 yaşına kadar her 6 ayda bir işitme testlerinin yapılması gereklidir.
    İŞİTME KAYBI
    Kulağın tarif edilen bu üç bölümünde, işitme sinirinde veya beyinde ortaya çıkan bir hastalık, sesin normalden daha az işitilmesini sağlar. Yapılan testlerle, işitme kaybının derecesi belirlenir. İşitme kaybının dereceleri, uluslararası standartlara göre şu şekilde sınıflandırılmıştır.
     İŞİTME KAYBININ DERECELERİ
    (–10) ile (+15) dB (desibel) arasındaki işitme seviyesi çocuklardaki normal olarak kabul edilmektedir. Çocuklar yetişkinler için kabul edilmiş normal işitme seviyelerinden çok daha hassas işitme seviyesine sahiptir. Bu sınırda işitmesi olan bir çocuk çok hafif derecedeki konuşmaları dahi duyabilir. Ancak, bu gürültülü bir ortamda da konuşmayı ayırt etme becerisinin iyi olacağı anlamına gelmez. Aşağıda işitme kaybı  ve dereceleri belirtilmiştir.
    -10 – 15 dB     Normal İşitme
    16 – 25 dB     Çok hafif derecede işitme kaybı
    26 – 40 dB     Hafif derecede işitme kaybı
    41 – 55 dB     Orta derecede işitme kaybı
    56 – 70 dB     Orta-ileri derecede işitme kaybı
    71 – 90 dB     İleri derecede işitme kaybı
    91 dB ve üstü Çok ileri derecede işitme kaybı
    İŞİTME KAYIPLARININ SINIFLANDIRILMASI
    1- İletim Tipi İşitme Kaybı: Okul çağı çocuklarında en yaygın olarak görülen işitme kaybı tipidir. Kulak kepçesi, dış kulak yolu, kulak zarı, orta kulak kemikçikleri ve kaslarında meydana gelen hastalıklar iletim tipi işitme kaybına neden olmaktadır. İletim tipi işitme kayıplarının nedenleri:
    Dış Kulak Hastalıkları
    • Doğuştan olan problemler
    • Dış kulak yolu darlıkları
    • Dış kulak yolu iltihapları
    • Dış kulak yolu kiri
    • Travmalar (Hasarlar)
    • Tümörler
    Orta Kulak Hastalıkları
    • Doğumsal anomaliler
    • Orta kulak enfeksiyonları
    • Östaki tüpü hastalıkları
    • Orta kulakta sıvı toplanması
    • Orta kulakta kireçlenme
    • Travmalar
    • Tümörler
    2- Sensörinöral İşitme Kaybı: İşime kaybı koklea ve/veya daha sonrasındaki  bölgeleri (işitme yolları, korteks vb.) içeriyorsa sensörinöral işitme kaybıdır. Doğum öncesi (genetik nedenli, annenin hamilelikte kızamıkçık geçirmesi vb.), doğum anı (doğum travması, oksijensiz kalma, sarılık vb.) ve doğum sonrası (işitme kaybına neden olabilecek ilaç kullanımı, yüksek ateşli hastalık, enfeksiyonlar vb.) nedenlerle oluşabilmektedir. Sensörinöral işitme kayıplarının nedenleri:
    İç Kulak Hastalıkları
    • Doğumsal hastalıklar
    • Genetik hastalıklar
    • Enfeksiyonlar
    • Meniere hastalığı
    • Yaşlanmaya bağlı işitme kaybı
    • İşitme kaybına neden olabilecek ilaç kullanımı
    • Ani işitme kaybı
    • Travmalar
    • Gürültü
    • Tümörler
    • Diğer sistem hastalıkları
    İşitme Siniri ve Beyin Hastalıkları
    • Enfeksiyonlar
    • Sinir sistemi hastalıkları
    • Tümörler
    3- Mikst (Karışık) Tip İşitme Kaybı: İletim ve sensörinöral işitme kayıplarının bir arada görülmesidir.
    4- Santral İşitme Kaybı: Problem beynin korteks adı verilen bölgesindedir. İşitme kaybı olmayabilir, ancak konuşmayı ayırt etme becerisi ileri derecede bozulmuştur.
    5- Fonksiyonel/Organik Olmayan İşitme Kaybı: Kişinin herhangi bir nedenle işitme kaybı var gibi davranması ya da gerçekten işitme kaybının olduğuna inanması ile ortaya çıkan durumdur. Bilinçli ve bilinçsiz olmak üzere iki şekilde sınıflandırılır. İşitme ile ilgili organların (kulak, beyindeki işitme merkezi gibi) belirtiler görülmemektedir.
    steren sivil toplum kuruluşları ile iş birliği içinde çalışılır.
  • Özel eğitim hizmetleri; özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin, toplumla etkileşim ve karşılıklı uyum sağlama sürecini kapsayacak şekilde planlanır. (Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği, 2012)